Yazılar

Kanserde erken tanı önemli.

Gelişim hastanesi basınla biraraya gelerek onkoloji bölümündeki yeni çalışmalar konusunda bilgiler verdiler.

Gelişim hastanesi yılda 3 bin kişiye kemoterapi hizmeti veriyor.

Önkoloji bölümüyle kanser tanı ve tedavisinde yıllardır bölge halkına hizmet verdiklerini belirten Doç. Dr. Sadık Muallaoğlu yeni tedavileride hastanelerinde uyguladıklarını belirterek ekip olarak güçlü bir kadroyla ortak karar alarak hastalara tedavi uyguladıklarını belirtti.

Kanser tedavisinde erken tanının önemine dikkat çeken Muallaoğlu, en çok karşılaşılan kanser türünün akciğer olduğunu belirtti.

Başhekim Uzman Dr. Emin Turhan sağlık alanında halkı doğru bilinçlendirmede basının önemli bir köprü olduğuna vurgu yaparak çalışmalarıyla ilgili sıklıkla biraraya gelmekten mutlu olduklarını belirtti.

Cerrahi onkoloji konusunda Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Suphi Bulgurcu’da baş boyun cerrahisinde sigaranın en büyük etken olduğunu bu nedenle de sıklıkla karşılaştıklarını belirtti

Hastanın önkoloji veya cerrahi tedavisinin ekiple görüşülerek karar verildiğini ancak erken tanının çok önemli olduğunu söyledi.

Genel Cerrahı Uzmanı Prof. Dr. Aydemir Ölmez Gelişim ailesiyle birlikte olmaktan mutluluk duyduğunu belirterek kanser konusunda tedavi sürecinin bir kaç daldan olustugunu ve Gelişim Hastanesi’nin bu konuda tam ekibe sahip olduğunu ifade etti.

Bölgenin kanser konusundaki dışarıya hasta akışını durdurmanın hastalar açısından büyük kolaylık olduğunu sadece bölgeye değil Türkiye genelinde hizmet vermeye hazır olduklarını söylerek bölgenin bu konuda cazibe merkezi haline geleceğini belirtti.

 

ÇÖLYAK HASTALIĞI İLERLEMEDEN HEKİME BAŞVURULMALI!
İskenderun Palmiye Hastanesi İç Hastalıkları ve Gastroenteroloji Uzmanı Prof. Dr. Şerif Yılmaz , çölyak hastalığı hakkında bilgilendirmede bulundu.
Genetik bir hastalık olan çölyak hastalığı ile ilgili bilgiler aktaran Prof. Dr. Şerif Yılmaz, “Çölyak hastalığı, diğer adıyla Gluten Enteropatisi, bağırsaklarda gıda elementleri içindeki besinlerin emilimini sağlayan villus denilen yapıların bozulmasına sebep olan ve dolayısıyla yiyeceklerdeki besinin emilmesini engelleyen ve ince bağırsakta hasarlar oluşturan bir sindirim sistemi hastalığıdır. Bu hastalıkta özellikle; buğday, arpa, çavdar ve kısmen de yulaf içinde yer alan Gluten adlı maddeye karşı, barsak tarafından geliştirilen aşırı duyarlılık, alerji durumu vardır. İncebağırsak yüzeyinin glutene hassasiyetini bireysel genetik yatkınlık oluşturmaktadır. Bu hastalar gluten içeren yiyecekler tükettiklerinde barsak mukozasında reaksiyon nedeniyle incebarsağın emilim yüzeyi bozulur. Böylece barsak alanı gittikçe azalır ve alınan gıdalar emilemez hale gelir. Sonuçta beslenme yetersizliği, ardından da diğer hastalık belirtileri ortaya çıkar” açıklamasında bulundu.
Çölyak Hastalığının Tanısı Nasıl Konulur?
Çoğu Çölyak hastasında şikâyet veya bulgu olmadığından tanı konulamamakta ve bu nedenle hastalığın toplumlardaki gerçek görülme sıklığının bilinmediğini ifade eden Prof. Dr. Şerif Yılmaz, “ Hastalık, her yaşta ortaya çıkabilmektedir. Özellikle çocuk yaşlarda görülen bu hastalıkta; ishal, kusma, kilo alamama veya kilo kaybı, boy kısalığı, karın şişkinliği, iştahsızlık, ciltte kaşıntılı döküntüler, nedeni açıklanamayan kansızlık, kas zayıflığı, kemik yoğunluğunda azalma, karaciğer testlerinde bozulma gibi sorunlar olmaktadır. Çölyak hastalığının kesin tanısı, ancak deneyimli bir gastroenterologlar tarafından yapılacak kan tahlilleri ve ince bağırsak biyopsisi ile konulabilmektedir” şeklinde konuştu.
“Çölyak Hastalığının Tek Tedavisi Glutensiz Diyet”
Çölyak hastalığının tedavisi hakkında bilgilendirmede bulunan Prof. Dr. Şerif Yılmaz, “Çölyak hastalığının tek tedavisi uzman hekim tarafından önerilen glutensiz sıkı bir diyettir. Diyetin uygulanması ile ince bağırsak yüzeyi normal şeklini ve işlevini tekrar kazanmaktadır. Çok az miktarda alınan gluten barsaklardaki tahribatın tekrarına neden olur. Gluten antijeni buğday, arpa, çavdar ve yulafta bulunduğu için bu gıdalardan ömür boyu uzak durmak gereklidir. Çölyaklı kişiler normal ekmek, makarna, pasta, börek, bisküvi ve benzeri çok sayıda gıdayı yememek durumundadır. Mısır unu, pirinç unu, soya unu, patates unu gibi maddeler gluten içermediği için rahatça tüketilebilir” dedi.